Your Cart

TÜRKİYE ÖZEL OKULLAR DERNEĞİ XIX. GELENEKSEL EĞİTİM SEMPOZYUMU AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜRKİYE ÖZEL OKULLAR DERNEĞİ XIX. GELENEKSEL EĞİTİM SEMPOZYUMU AÇILIŞ KONUŞMASI
03-11-2020
TÜRKİYE ÖZEL OKULLAR DERNEĞİ XIX. GELENEKSEL EĞİTİM SEMPOZYUMU AÇILIŞ KONUŞMASI
03-11-2020

F. Nurullah DAL

Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

 

Eğitime gönül verenler tarafından dört gözle beklenen geleneksel sempozyumumuza kavuştuk. Hummalı bir planlama süreci yaşadık. Küresel eğitim trendleri içinde ön plana çıkan konulardan oluşan bir listeyi uzman komisyonlarımızda değerlendirdik. Sahada çeşitli yoklamalar yaptık ve özellikle bizlere gelen yoğun talep üzerine bu yılki ana temamızı Eğitimde Yeni Akımlar olarak belirleyerek, Yapay Zeka, Farklılaştırılmış Eğitim ve Sürdürülebilir Finans konularında yoğunlaşmayı kararlaştırdık.

 

Geleneksel Sempozyumumuz bu yıl adeta kendi rekorlarını kırıyor. Türkiye genelinde pek çok ilden, yüzlerce özel okulun kurucu, genel müdür, müdür ve öğretmenleri olmak üzere toplam 1400 civarında katılımcı üç gün boyunca etkinliğimizde yer alacak ve bu eşsiz platformu katılımlarıyla zenginleştirecek. 24’ü ülkemizden, 4’ü yabancı olmak üzere 29 akademisyen “Eğitimde Yeni Akımlar” temasına ilişkin değerli görüşlerini 3 gün boyunca; 10 konferans, 1 panel ve 14 çalıştayda katılımcılarla paylaşacak.

 

Son dönemde TÖZOK olarak eğitim ve öğretim alanında Avrupa Birliğinin çağrılarına katılıyor, diğer uluslararası projeleri geliştiriyor ve geliştirilen uygun projelere katılarak güçlü kurumsal kapasitemizi değerlendiriyoruz. Bu süreçte, Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk beyin ve Dışişleri Bakan Yardımcımız AB Başkanı Faruk Kaymakcı beyin vizyon ve desteklerinin altını çizmem gerekir. Ayrıca çok kıymetli destek ve motivasyonları için AB Başkanlığı Genel Müdürü Sayın Bülent Özcan Bey'e ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonunu temsilen bugün aramızda bulunan Sayın Angel Hidalgo ve delegasyon temsilcilerine de teşekkür ediyorum. 

 

Bu kapsamda değerlendirilen projelerden biri de Türkiye ve Avrupa Birliği Arasında Sivil Toplum Diyaloğu programı altında ,2019 Nisan ayında uygulamasına başladığımız DiaLingua projesidir. DiaLingua Projesi ile erken ve genç yaşlarda yabancı dil eğitiminde daha iyi yöntemleri ortaya koymak üzere geniş çaplı bir çalışma yaptık.

 

Ülkemizdeki ve Avrupa'daki yabancı dil öğretimine katkı sunmanın aynı zamanda Türkiye ve Avrupa toplumları ile ilişkilerimizin geliştirilmesi açısından da çok değerli olduğuna inanıyorum. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Avrupa Özel Okullar Konseyi ECNAIS ile birlikte çalıştığımız projede Türkiye, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya ve Portekiz'de gerçekleştirilen teknik inceleme ziyaretleri ve diğer proje faaliyetleri ile bugüne kadar özel ve devlet okullarından 700'ün üzerinde eğitimciyle temas kurduk. Bu anlamda çok değerli çıktılar elde edildi. Şimdi de sempozyum kapsamında, projede yapılan aktivitelerin ve proje çıktılarının paylaşılacağı bir Yabancı Dil Eğitiminin Önemi Zirvesi düzenleniyor. Tüm katılımcıların Yarın 10:00-11:30 saatleri arasında Marcello salonunda düzenlenecek bu zirveyi takip etmesini öneriyorum. 

 

Diğer yandan yine rekor sayıda bir katılımla, eğitim ve öğretimle ilgili ürün ve hizmetler sağlayan 100 firma, fuaye alanında, dünyada eğitim alanındaki en son gelişmeleri yansıtan ürün ve hizmetlerini bizlere sunacaklardır. Kendilerine de sempozyumumuza verdikleri maddi-manevi değerli katkılarından dolayı teşekkür etmek isterim.

 

Aslında birbirinden hiç de bağımsız olmayan üç başlığı tartışacağız. Bu üç başlığı, üç anahtar kelimeyle özetleyebiliriz; teknoloji, sürdürülebilirlik ve farklılıkların zenginliği.

 

Dünya hızla ilerliyor. Teknolojinin baş döndürücü değişim hızı bizlerin omuzlarına, çocuklarımıza daha iyi eğitim verebilmek, onların kendilerini daha mutlu biçimde gerçekleştirmelerini sağlamak, kendileri, aileleri, çevreleri ve ülkemizin gelişime katkı sunmalarının önünü açmak gibi sorumluluklar yüklüyor. Eğer hizamızı bizim hayatlarımızı yaşadığımız zaman penceresinden alırsak hata etmiş oluruz. Bugün okula başlayan, yavrularımızı hangi zamanda çalışmak, yaşamak, icatlar yapmak için yetiştiriyoruz hiç düşündük mü? Onların iş hayatına atılacakları, ebeveyn olacakları dünya bizimkinden inanınız çok ama çok farkı olacak.

 

Öyle ki, değişen teknolojik trendlerin baş döndürücü dönüşümü, çocuklarımızın önündeki hayata dair yeni sosyal, duygusal, bilişsel becerilerin de kazanılmasını beraberinde zorunlu kılıyor. Dikkat ederseniz artık sadece teknolojik veya bilişsel becerilerden bahsedemiyoruz. Sadece okuma, dinleme, yazma, konuşma diyemiyoruz. Duygusal zeka, takım halinde çalışma, analitik düşünme, yaratıcılık en az eğitim planlamasının temelini oluşturan klasik beceriler kadar hayati konuma geldi. 

 

Çocuklarımızın duygusal ve sosyal becerileri de eşzamanlı kazanmaları bir o kadar önemli. İşte tam da bu sebepten dolayı her çocuğumuzu olduğu gibi kabul eden, kendi bireysel farklılıklarını zenginlik olarak gören, böylelikle her öğrencimize başarılı olma imkanını en adil biçimde tanıyan farklılaştırılmış eğitim yaklaşımına ışık tutacak alanının uzman isimlerine programımızda yer verdik. Hayat, yatayda ve dikeyde önümüze belki de en verimli şekilde farklılaştırılmış eğitim ile anlamlandırılabilecek çok boyutlu sorunlar koymaya devam ediyor. Sayın Bakanımızın da vurguladığı gibi soru değil sorun çözen bireyler için tüm öğrencilerin özelliklerinin dikkate alındığı ve öğretimin buna göre düzenlenmesi prensibi üzerine inşa edilen farklılaştırılmış eğitim ile ilgili çalışmalarımız umarız öğrencilerimizin ilgi duydukları alanları keşfetme yolculuğuna katkı yapar.

 

Şu noktanın altını çizmeme müsaade ediniz; bizler Sayın bakanımızın liderliğinde 2023 Eğitim Vizyonu’na inandık. Onu takip etmek ve sahada uygulamak adına üzerimize ne düşüyorsa yapıyoruz, her zaman da yapacağız. Daha geçen ay içinde İstanbul’da yeni ortaöğretim tasarımı hakkında devam eden sürece katkı vermek için bir toplantı düzenledik. 2023 Eğitim Vizyonu hakkındaki çalışmalarımız aralıksız devam etmektedir. Farklılaştırılmış eğitim 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesi için de büyük önem arz etmektedir. Vizyonda yer alan farkların kapanması, derinleşme, transdisipliner bakış açısı, Tasarım Beceri Atölyeleri , mesleki ve teknik eğitimdeki paradigmal değişim, özel eğitime verilen önem, farklılaştırılmış eğitim perspektifinden de değerlendirilmesi önemli olan başlıklardır.

 

Bu yılki geleneksel sempozyumumuzda yapay zekâ konusunu özellikle gündeme taşımak istedik çünkü başımızı nereye çevirsek, hangi haberi okusak, hangi sosyal medya paylaşımını görsek yapay zeka hepsinde var. Teknolojinin, veri biliminin, büyük veri ve veri madenciliği çalışmalarının, sensörlerin, nesnelerin internetinin, doğal dil işleme, görüntü ve ses tanıma sistemlerinin geldiği nokta itibariyle insanın tüm fonksiyonlarını modelleyerek, yapay sinir ağları aracılığıyla bizim gibi öğrenen, gören, duyan, konuşan, araba süren yazılımlar çoğaldıkça buna cevabımız ne olacak? Ne olmalı? Bazılarına göre 4. Endüstri Devrimi, bazılarına göre Yapay Zekâ çağı olarak adlandırılan bu sürece nasıl hazırlanmalıyız?

 

İşte bu sorulara doyurucu ve tatmin edici, ilham verici ve yön gösterici, pratik uygulamaları işaret eden cevaplar alacağımızdan çok eminim. Bu yıl aramızda biraz sonra açılış konferansımızı vermek üzere Carnegie Mellon Üniversitesi’nden Dr. John Stamper bulunuyor. Dr. Stamper dünyanın şu anda yapay zeka konusunda Google, Microsoft, MIT ve Facebook’tan sonra en geniş araştırma kadrosuna sahip üniversitesinin İnsan-Makine Etkileşimi Enstitüsü’nde görev yapmakta. Merak edenler için belirtmek isterim, Carnegie Mellon Üniversitesi’nin bulunduğu Pittsburgh şehri yapay zekâ ve eğitim alanında dünyanın belki de en canlı ekosistemlerinden birine sahip.

 

Fakat şahsen yapay zekâ konusuna şöyle bir şerh de düşmek arzusundayım. Elbette yapılan çalışmaları yakından takip ediyoruz. Ülkemizde örneğin yerli arabamızın bu teknolojinin son gelişmeleriyle bezenecek olması son derece gurur verici. Ama bizim topraklarımız insan faktörünün tarih boyunca sözcülüğünü yapmıştır. Hani gönül iklimi deriz ya hep… bunu da ihmal etmememiz lazım. Biz ne yaparsak yapalım, gönlümüze de danışırız. Bizim milletimizin gönül zekâsı her şeyin üstündedir. 

 

Bu bağlamda, yapay zekanın tüm gelişmelere rağmen etik boyutunun hala çokça tartışılıyor olması, eğitim söz konusu olunca çocuk hakları boyutu fazlaca dikkat kesilmemiz ve iyice irdelenmesi gereken konular. 19. Geleneksel Antalya Sempozyumumuzun bu açıdan da önemli bir işlevinin olacağı kanaatindeyim. Belki de burada yapılacak çalışmalar sonucunda biz de kısaca birkaç madde halinde kendi yapay zekâ etik prensiplerimizi sonuç bildirgemizde paylaşabilmeliyiz.

 

Son birkaç ay özel okulların finansal yönetimlerinin geliştirilmesi ve sürdürülebilirliği konusunda bayağı hızlı geçti. Şükürler olsun güzel sonuçlanan bir süreç yaşadık. Burada Sayın bakanımızın konuyu ve öğretmenlerimizi önceleyen tutumu takdire ve tebrike şayandır. Özel okulların sürdürülebilir finansı adına çeşitli çalışmalar devam etmektedir. Bizim duruşumuz açık ve nettir. Özel okulculuğa olan güvenin sarsılmaması için önlemlerin alınması ve bir takım standartların getirilmesi şarttır. Sürdürülebilir finans konusunun da ele alınacak olması son derece zamanlı ve isabetlidir.

 

Saygı değer konuklar, Bu yıl büyük acılar yaşadık, öncelikle hepimizin “toprak dedesi” sayın Hayrettin Karacayı rahmetle anmak istiyorum. Türkiye’ye büyük katkıları oldu, çok güzel bir eser bıraktı. Yine son günlerde Elazığ’da yaşanan depremde 41 canımızı kaybettik, onları da rahmetle anıyor acılı ailelerine ve tüm milletimize sabırlar diliyorum. Sayın Bakanımızın Elazığ depreminin yaralarının sarıldığı günlerde yaptığı özverili çalışmaları için şükranlarımızı sunuyoruz.

 

Geçen bir yıl içinde hepimizi derinden etkileyen bir kaybımız oldu. Çok sevdiğimiz, derneğimizin değerli yönetim kurulu üyesi, büyüğümüz, ağabeyimiz, büyük eğitimci, kendisini sevenlerin ve öğrencilerinin Baronu Hayk Nişan Beyefendi’yi ebediyete uğurladık. Onu çok özlüyoruz, daima hatırlayacağız ve hatırlatacağız. Mekânı cennet olsun.

 

Sayın Bakanımıza, değerli protokole, yurt dışından katılan misafirlerimize, konuşmacılarımıza, panelistlerimize ve çalıştay düzenleyicilerimize teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Hep birlikte çok müstesna, özel bir atmosferi oluşturuyoruz.  Emeği geçen herkese teşekkür eder, hepimize başarılı ve verimli bir sempozyum dilerim.

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır.