ERKE MASKE /SİPERLİK

COVİD 19 (KORONA VİRÜS) SALGINI VE YAŞAM 
 
Sayın Yetkili, 

Etkilerini ülkemizde ve tüm dünyada hissetmekte olduğumuz Covid-19; ilk olarak Çin’in Wuhan Eyaleti’nde 2019’un Aralık ayı sonlarında ateş, öksürük, nefes darlığı gibi solunum yolu enfeksiyonu belirtileri gösteren bir grup hastada ortaya çıkan ve yapılan araştırmalar sonucunda 13 Ocak 2020’de tanımlanan bir virüstür. 
Bulaşıcı olan COVID-19 virüsünün SARS (2002) ve MERS (2012) gibi Korona virüs ailesinden olduğu anlaşılmıştır. 
Hasta kişilerin öksürme veya hapşırmayla ortaya saçtığı damlacıkların doğrudan veya dokunma yoluyla ortamdaki diğer bireylerin ağız, burun ve gözlerine teması ile bulaşmaktadır. 
Elde edilen veriler doğrultusunda ileri yaş ve eşlik eden hastalığı (astım, diyabet, kalp hastalığı gibi) olanlarda virüsün ağır hastalık oluşturma riski daha yüksektir. Bugünkü verilerle hastalığın %10-15 olguda ağır seyrettiği, yaklaşık %2 olguda da ölümle sonuçlandığı bilinmektedir. Dünya genelinde vaka sayısı yaklaşık 8 Milyon olurken, 422 Bin kişi de yaşamını yitirmiştir. Ülkemiz de ise 174 Bin onaylanmış vakaya rastlanmış ve yaklaşık 4.750 ölüm gerçekleşmiştir. 
 
Kuzey Yarımkürenin yaz aylarına girmesiyle birlikte salgının yavaşlaması yönünde bir beklenti olmasıyla birlikte bu beklentinin sıcaklıklarla doğrudan bir ilgisinin olmadığı; netice itibariyle sıcaklıkların kışın ortalama 5 santigrat derece düzeyinden, yazın ortalama 24 santigrat derece düzeyine yükseleceği istatistiki bir gerçektir. Virüsün insan vücuduna girdikten sonra baş etmesi gereken sıcaklık ise 36-42 santigrat derece arasındadır. Yani hava sıcaklığının değişmesi ile evrimini zaten bu sıcaklıklarda kolaylıkla varlığını sürdürebilecek şekilde tamamlamış olan virüs, yavaşlamayacaktır. 
 
Ancak insanlar yaz aylarında okul ve hatta iş yerleri gibi kapalı mekanlara daha az gittikleri, iç mekanlarda daha az kalmayı tercih ettikleri ve daha ziyade zamanlarını açık alanlarda (sahillerde, parklarda, vs.) geçirmeyi seçtikleri için, virüsün insandan insana bulaşma ihtimalinin azalması muhtemeldir. 
 
Mart ayından bugüne süregelen sosyal mesafelendirme kuralları sayesinde, salgının seyri hafiflemiş de olsa sürmeye devam etmektedir. Alınan önlemlerin 
gevşetilmesi ve tedbir farklarımız sebebiyle durum, her an tersine dönebilir ve sakin geçmesi umulan yaz ayı, ikinci bir dalganın gelişmesine sebep olabilir.  
 
İşte tüm bu tedirgin edici gerçeklerin ve istatistiklerin ışığında, akut solunum yolu enfeksiyonlarının genel bulaşma riskini azaltmak için önerilen temel ilkelere harfiyen uymak, hayatta kalmak için çok büyük önem arz etmektedir.  
 
• El temizliğine dikkat edilmelidir. Eller en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanmalı, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkol bazlı el antiseptiği kullanılmalıdır.  • Eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemelidir.  • Hasta insanlarla temastan kaçınmalıdır (mümkün ise en az 1 m uzakta bulunulmalı).  • Özellikle hasta insanlarla veya çevreleriyle doğrudan temas ettikten sonra eller sık sık yıkanmalıdır.  • Maske ve mümkünse koruyucu siperlik takılmalıdır. 
 
Unutmayın korona virüs alacağımız tedbirlerden daha büyük değil! Kurallara uyalım,hijyene dikkat edelim. Hem kendimizi hem de sevdiklerimizi koruyalım. 
Sağlıklı günler dileriz. 

EK-1 Ürün Tanıtım Broşürü
 
Evrim Özcan 
Sales&Marketing Manager 
ERKE PET A.Ş